Merkez Bankacılığına Ademimerkeziyetçi Alternatif
Saifedean Ammous - 23.03.2018
Önsöz
2020 yılının Mart ayında dünya, ekonomimizin tüm kesimlerini durma noktasına getiren ve hepimizin yüzlerce yıldır alıştığı davranış kalıplarını bozan bir pandemi ile sarsıldı. Ofisler ve okullar kapandı, kamusal alanda yapılan etkinlik ve buluşmalar yasaklandı, iş ve eğlence amaçlı seyahatler durduruldu ve yüz yüze toplantılar imkânsız ya da elverişsiz hâle geldi. Mağazalar kapandı, fabrikalar çalışmadı, uçaklar yere indirildi, gemiler demirledi, yollar tutuldu ve sınırlar kapatıldı.
Politikacıların bu ekonomik darboğaza verdikleri parasal tepkinin daha önce benzeri görülmemişti. Para arzı modern tarihteki en hızlı oranda genişlerken, her ülke aceleci ve agresif biçimde varlık alımlarına, mali teşviklere, bütçe açığına dayalı devlet harcamalarına ve faiz oranlarını baskılamaya girişti. Sonuç, K şekilli bir toparlanma grafiği oldu; varlık zengini firmalar hızla toparlanıp yüzyılın en iyi performansını gösterirken, üretici işletmelerin gelirleri düştü ve kazançları eridi.
Bilişsel tutarsızlık şaşırtıcıydı, aynı şekilde servetin yeniden dağıtılması da öyle. Tümüyle dijital olan firmaların satışları ve gelirleri tavan yaptı. İnternetten hizmet vermeyen geleneksel ve fiziksel perakende mağazaları, seyahat, konaklama ve eğlence sektörleri ise ayakta kalabilmek için adeta çırpınıyordu. MicroStrategy bu ekonomik manzaranın tam ortasında yer alıyordu ve biz de ikinci çeyreğin tamamını, satış, pazarlama ve hizmet operasyonlarımızı web sitemiz etrafında yeniden inşa edip video konferans, otomasyon, bulut hizmetleri ve uzaktan çalışmayı hayata geçirerek faaliyetlerimizde önceliği dijitale vermek üzere dönüşümler yapmaya ayırdık.
Haziran ayına geldiğimizde, kötü günler için biriktirdiğimiz 500 milyon dolarlık sermayenin yeni sanal dünyada hiçbir işe yaramayacağı ve dijital dönüşümümüz sayesinde muhtemelen 500 milyon dolar daha nakit akışı sağlayacağımız sonucuna varacak kadar iş yapmış ve bilgi edinmiştik. İyi haber, bol miktarda nakdimizin ve zaman içinde daha fazlasını kazanma ihtimalimizin yüksek olmasıydı. Kötü haber ise parasal enflasyon oranının üçe katlanmış olması ve diğer varlıkların fiyatlarının son bir jenerasyondaki en hızlı patlama oranına ulaşmasıydı. Kasamız hızla eriyen bir buz küpüydü ve temsil ettiği tüm değerin boşa gitmesini istemiyorsak hızlı hareket etmemiz gerekiyordu.
Bu durum, sorunumuza bir çözüm bulmak için çılgınca bir mücadeleye girişmemize neden oldu. Modern bir şirket, para biriminin her yıl satın alma gücünün %15’ini kaybettiği ve geleneksel mal varlıklarından elde edilebilecek vergilendirilmiş getirilerin fiilen sıfır olduğu bir parasal enflasyon ortamında bilançosunu nasıl korur? Yılda 75 milyon dolar nakit akışı sağlayan bir şirket, %15’lik negatif reel getiri ile kasasında 500 milyon dolar tutuyorsa, yarattığı hisse değeri kadarını da yok ediyor demektir. Özünde, yerimizde durabilmek için var gücümüzle koşuyorduk.
Hazine varlıkları olarak nakit, tahvil, gayrimenkul, hisse senedi, türevler, sanat eserleri, emtia ve koleksiyonları değerlendirip eledikten sonra elimizde sadece değerli metaller ve kripto paralar kalmıştı. Çözüm arayışımın bu noktasında Saifedean Ammous’un Bitcoin Standardı adlı kitabıyla karşılaştım ve dünyamızı baştan şekillendiren, piyasalarımızı bozan ve şirketleri sarsan makroekonomik güçleri yorumlamak için ihtiyaç duyduğum bütüncül iktisadî çerçeveyi diğerlerinden çok bu kitap sağladı.
Bitcoin Standardı modern toplumdaki herkes için mutlaka okunması gereken bir kitap olmalıdır. Bu kitap para teorisi, paranın tarihi, uygulamalı ekonomi ve siyasî politikaların iş dünyası, kültür ve ekonomi üzerindeki etkisi hakkında özlü ve tutarlı bir anlatı sunmaktadır. Kitap, belki de modern işletme literatüründe sağlam paranın erdemlerinin ve zayıf paranın tehlikelerinin en iyi ifadelerinden birini içeriyor. Bitcoin Standardı aynı zamanda modern para teorisinin mitlerini ve 20. yüzyılın başlarından bu yana fiat ekonomik düşünce okuluna egemen olan bozuk fikirleri ustalıkla çürütüyor.
Mayıs 2020’de bu kitap, şirketimizin kasasının sorununa çözümün Bitcoin olduğu sonucuna varmamda kritik bir rol oynadı. Şirketimiz, Ağustos 2020’de nakit varlıklarımızı Bitcoin’e yatırmayı seçti, sonunda bunu birincil fon rezervi varlığımız olarak benimsedi ve takip eden altı ay içinde 2,2 milyar dolarlık Bitcoin satın aldı. Bitcoin Standardı, şirketimiz için en iyi ticarî stratejinin itibari para birimlerinde sadece küçük bir işletme sermayesi bakiyesi tutmak ve nakit akışlarımızın geri kalanını kasaya aktarıp bu meblağları mümkün olan en kısa sürede Bitcoin’e dönüştürmek olduğunu fark etmemize yardımcı oldu. Bu satırları yazarken, varlıklarımızın %99’u Bitcoin’de, kalan %1’i ise çeşitli sektörlerde iş yapmak için gerekli olan yerel para birimlerinde saklanıyor. Özünde, MicroStrategy Bitcoin standardını benimsemiştir.
Bitcoin Standardı, Bitcoin ağının büyümesini sağlayan ve gelecekteki rotasını belirleyen iktisadî teori, siyasî tarih ve teknolojik gelişmeler hakkında bütüncül bir değerlendirme yapmak isteyenler için ilk tavsiyem olacak kitaptır. Gündemleri ne olursa olsun bireyler, yatırımcılar, yöneticiler, teknoloji uzmanları, politikacılar, gazeteciler ve akademisyenler için oldukça uygundur. Bitcoin dünyanın ilk dijital para ağıdır. Bitcoin aynı zamanda dünyanın mühendisliğe dayalı ilk parasal varlığıdır. Tüm bu özellikler bir araya geldiğinde, dünyadaki en çığır açıcı teknolojiyi, yeni ve harika bir şey yaratmak isteyenler için şu anda mevcut olan en büyük fırsatı ve 8 milyar insanın, 100 milyondan fazla şirketin ve yüzlerce trilyon dolarlık yatırımcı sermayesinin karşı karşıya olduğu değer saklama sorununa çözümü temsil etmektedir.
Umarım siz de bu kitaptan benim kadar keyif alır ve bu sayfalarda yer alan bilgilerden faydalanırsınız.
Michael J. Saylor
Yönetim Kurulu Başkanı & CEO
MicroStrategy
Miami Beach, Florida
24 Mart 2021
Yazarın 2021’deki Güncellenmiş Baskıya Önsözü
Bitcoin Standardı’nın 2018’de ilk kez yayınlanmasından üç yıl sonra, kitaba olan ilgi istikrarlı bir şekilde artmaya devam etti. 2021’in ilk üç ayının her birinde aylık satışlarda rekor kırıldı ve 25 dilde çeviri hakları satıldı. Artan talep, kitabın ikinci baskısını yayınlamayı, bazı talihsiz hataları düzeltmeyi, kitabı aradan geçen üç yılın verileri ve gelişmeleriyle güncellemeyi ve Bitcoin’in ölçeklendirilmesi ve enerji tüketimini daha derinlemesine tartışmak için iki yeni bölüm eklemeyi düşünmeme neden oldu. Ancak son üç yılda Bitcoin dünyasında çok şey değişti ve bu yılların verilerini ve gelişmelerini tanıtmak metinde önemli düzenlemeler gerektirecektir. Bitcoin Standardı, analizi ve vardığı sonuçlar, zamanının bir ürünüydü; Bitcoin’in tarihindeki belirli bir noktanın, çekişmeli hard fork savaşlarının Bitcoin’in değişmez sağlam para politikası değer önermesini daha da pekiştirecek yönde nihai olarak karara bağlanmasının ardından, ağın ikinci on yılına girip dünyanın önde gelen finans kurumları ve şirketlerinin ilgisini çeken yatırım yapılabilir bir varlık sınıfına dönüşmesinden hemen önce, Bitcoin ağının toplam değerinin 100 milyar dolar mertebesine ulaştığı bir dönemin anlık görüntüsüydü. Son üç yılda yaşanan olaylar kitabın analiz ve sonuçlarını geçersiz kılmasa da, bu olayları da dâhil etmek, kitabı dünyanın dört bir yanındaki okuyucular arasında popüler olan orijinal hâline kıyasla önemli ölçüde değiştirecek ve Bitcoin’in hayatında farklı bir zamanın ürünü olan farklı bir kitabın ortaya çıkmasına neden olacaktır.
Önemli ölçüde değiştirilmiş bir ikinci baskı yerine, editörüme de danışarak, Bitcoin Standardı’nın orijinal hâliyle yaşamasına izin vermeye karar verdim, sadece birkaç bariz hatayı düzeltmek için bazı küçük ayarlamalar yaptım, bunlardan bazıları göze batıyordu, ancak kitabın özü ve argümanları için önemsizdi. Ancak bundan başka yeni gelişmeleri ve analizleri dâhil edeceğim bir devam kitabı olacak: Fiat Standardı: İnsan Uygarlığına Altenatif Olarak Sunulan Borca Dayalı Kölelik. Devam kitabı, Bitcoin Standardı’nda Bitcoin’i incelerken kullanılan aynı yaklaşımı, metotları ve terminolojiyi esas alarak itibari para sisteminin işleyişini ve Bitcoin’in yükselişini analiz edecek.
Kitabı yazarken hiç beklemediğim bir şekilde, Bitcoin Standardı Bitcoin alanına giren şirketler ve finans kurumları arasında büyük rağbet gördü. Kitabın aldığı en şaşırtıcı iltifat, halka açık yazılım istihbarat firması MicroStrategy’nin CEO’su Michael Saylor’ın, şirketini bir Bitcoin standardına taşımaya karar vermesi ve Bitcoin’i başlıca fon rezervi varlığı hâline getirmesi oldu. Bay Saylor, kişisel servetinin ve şirket mal varlığının önemli bir kısmını Bitcoin’e yatırarak Bitcoin’e olan inancını desteklemekle kalmadı, aynı zamanda çok kısa bir süre içinde Bitcoin’in önde gelen düşünce adamlarından, analistlerinden ve en etkili iletişimcilerinden biri hâline geldi. Bay Saylor’ın Bitcoin standardı peşinde koşma konusundaki inancı, cesareti ve anlaşılırlığı bir ilham kaynağı olmuştur ve bu kitabın küresel bir Bitcoin standardının ortaya çıkmaya devam etmesi açısından önemini vurgulamak üzere bu yeniden basıma bir önsöz yazmayı kabul etmesi ile beni onurlandırmıştır.
Kitabın revizyonlarının tamamlanmasıyla ve Bitcoin standardının benimsenmesinde dünyanın öncü liderinin kitabı tanıtan yeni önsözüyle birlikte, okuyucuların kitabın bu versiyonunu, hem kitaplıklarında hem de ailelerine, arkadaşlarına ve meslektaşlarına tavsiyelerinde gelecekte de yer vermeye değer bulacaklarını umuyorum.
Saifedean Ammous
Amman, Ürdün
27 Nisan 2021
Giriş
Satoshi Nakamoto rumuzlu bir bilgisayar programcısı, 1 Kasım 2008’de, kriptolanmış bir e-posta listesine bir e-posta gönderdi ve “güvenilir bir üçüncü taraf olmaksızın tamamen ‘uçtan uca’ (peer-to-peer/P2P) yeni bir elektronik para sistemi” oluşturduğunu duyurdu.¹ Tasarımını açıklayan makalenin özetini ve çevrimiçi bir bağlantıyı kopyaladı. Özünde, Bitcoin kendi yerel para birimi ile bir ödeme ağı sundu ve üyelerin ağdaki herhangi bir üyeye güvenmek zorunda olmaksızın yaptıkları işlemleri doğrulamak için gelişmiş bir yöntem kullandı. Para birimi, önceden belirlenmiş bir hızda tedavüle giriyor ve işlemleri onaylamak için işlemci gücünü kullanan üyelerine ödeme yapıyor, dolayısıyla üyelerini yaptıkları iş için ödüllendiriyordu. Bu buluşla ilgili ürkütücü olan şey ise, dijital bir nakit oluşturmada daha önceki birçok girişimin aksine, gerçekten işe yaramasıydı.
Akıllı ve düzgün bir tasarım olsa da böyle ilginç bir deneyimin, kriptografi meraklılarının küçük çevreleri dışındakileri ilgilendireceğini öne sürecek pek fazla şey yoktu. Aylar boyunca tüm olan biten, dünya çapında ancak birkaç düzine kullanıcının ağa katılıp, madencilik ve bir koleksiyon eşyası hâline gelen coin’leri -her ne kadar dijital formda olsa da- birbirlerine göndermekle uğraşmasıydı.
Ancak, Ekim 2009’da, bir internet borsası,² 5,02 dolar karşılığında 5050 adet Bitcoin sattı, bu da Bitcoin’in para ile ilk satın alma işleminin kaydı oldu.³ Fiyat, bir adet Bitcoin üretmek için gereken elektrik maliyetinin ölçülmesi ile hesaplanmıştı. Ekonomik açıdan, bu çığır açan an muhtemelen Bitcoin’in yaşamındaki en önemli adımdı. Bitcoin artık sadece marjinal bir programcı topluluğunun kendi arasında oynadığı dijital oyun değildi; fiyatı olan bir mal hâline gelmişti, bu da birinin bir yerlerde Bitcoin için pozitif bir değer biçtiğini gösteriyordu. 22 Mayıs 2010’da, bir başkası, 25 dolar tutarındaki iki büyük boy pizzaya 10000 Bitcoin ödeyerek, Bitcoin’in ilk kez bir takas değeri olarak kullanıldığı işlemi sahneye koydu. Bitcoin’in bir mal olmaktan çıkıp bir değişim aracı hâline gelmesi yedi ay sürdü.
O zamandan beri, Bitcoin ağı onu kullanan üye sayısı, işlem hacmi ve tahsis edilen işlemci gücü anlamında büyüdü, ve değeri hızla yükselerek Kasım 2017’de 7000 doları aştı.⁴ Sekiz yılın ardından, bu buluşun artık sadece çevrimiçi bir oyun olmadığı, aksine piyasa testini geçmiş ve pek çok kişi tarafından gerçek dünyadaki amaçlar için kullanılmakta olduğu anlaşılan, gazetelerde, televizyonlarda, web sitelerinde adı ulusal para birimleri ile birlikte zikredilen bir teknolojidir.
Bitcoin’i beklenmedik enflasyondan korunan bir para birimi kullanarak, güvenilir üçüncü şahıslara bel bağlamaksızın, değer transferine olanak sağlayan dağıtılmış bir yazılım olarak anlayabiliriz. Başka bir deyişle, Bitcoin binlerce ağ üyesi arasında ademimerkezî bir kodla modern bir merkez bankasının işlevlerini otomatikleştirmekte, öngörülebilir ve gerçekte değişmez hâle getirmekte, hiçbir üye de geri kalanın rızası olmadan bu kodu değiştirememektedir. Bu da Bitcoin’i bariz bir şekilde saygın ve kullanıma hazır dijital nakit ve dijital sağlam para örneği hâline getirmektedir. Bitcoin dijital çağın yeni bir buluşu olsa da çözmeyi iddia ettiği problemler -yani sahibinin tam kontrolünde olan ve uzun vadede değerini koruması kuvvetle muhtemel bir para birimi ihtiyacını karşılamak- insan toplumunun kendisi kadar eskidir. Bu kitap ise, bu teknolojiyi ve çözdüğü ekonomik problemlerin yıllarca incelenmesine dayanan bir kavrayışı ve tarih boyunca toplumların bu sorunlara bulduğu çözümleri sunmaktadır. Kitabımda vardığım sonuç, Bitcoin’i bir dolandırıcılık veya kısa yoldan köşeyi dönmeye çalışan spekülatör ve çığırtkanların bir tezgâhı olduğunu düşünenleri şaşırtabilir. Gerçekten de Bitcoin kendinden önceki “değer saklama” çözümlerini geliştirmektedir. Bitcoin’in dijital çağın sağlam para birimi olmaya uygunluğu, her şeye hayır diyenleri gafil avlayabilir.
Tarih, özellikle yakından incelendiğinde, yakın geleceğe ışık tutabilir. Bu kitabın savlarının sağlamlığını da zaman gösterecektir. Kitabın ilk kısmı, olması gerektiği gibi, parayı, işlevini ve özelliklerini anlatmaktadır. Mühendislik geçmişine sahip bir ekonomist olarak, her zaman bir teknolojiyi, çözmek istediği problemler açısından anlamaya çalıştım. Bu da bana, o işlevi tesadüfî, göz boyayan ve önemsiz özelliklerden ayırarak özünü tanımlamama olanak tanıdı. Paranın çözmeyi amaçladığı sorunlar anlaşılınca, deniz kabukları, boncuk, metaller ve banknotların neden paranın işlevini yerine getirdiğini, nasıl ve niçin başarısız olduklarını veya toplumun değer saklama veya takas amacına ne şekilde ve neden hizmet ettiklerini ve bu kavramsal çerçeveyi uygulayarak sağlam ve sağlam olmayan para arasındaki farkı ortaya koymak mümkün hâle gelmektedir.
Kitabın ikinci kısmı, tarih boyunca sağlam ve sağlam olmayan para biçimlerinin bireysel, toplumsal ve küresel sonuçlarını tartışmaktadır. Sağlam para, insanların uzun vadeli düşünmelerine ve gelecek için daha fazla tasarruf ve yatırım yapmalarına olanak tanır. Uzun vadede tasarruf ve yatırım yapmak, sermaye birikiminin ve insan uygarlığının ilerlemesinin anahtarıdır. Para, bir ekonominin bilgi ve ölçme sistemidir ve sağlam bir para, ticaret, yatırım ve girişimciliğin sağlam bir temelde ilerlemesine izin veren şeydir. Oysaki sağlam olmayan bir para, bu süreçleri kargaşaya sürükler. Sağlam para, aynı zamanda, despotik hükümetlere karşı etkili bir siper sağladığından, özgür toplumun vazgeçilmez bir unsurudur.
Kitabın üçüncü bölümü, Bitcoin ağının ve en belirgin ekonomik özelliklerinin işleyişini açıklamakta, Bitcoin’in sağlam bir para birimi olarak muhtemel kullanım şekillerini analiz etmekte, iyi bir şekilde hizmet veremediği bazı kullanım durumlarını tartışmakta ve en yaygın yanılgıları ve kavram hatalarını irdelemektir.
Bu kitap, okuyucunun, Bitcoin ekonomisini ve tarih boyunca paranın işlevlerini yerine getirmek için kullanılan birçok teknolojinin dijital iterasyonu olarak nasıl hizmet ettiğini anlamasına yardımcı olmak için yazılmıştır. Bu kitap Bitcoin satın almanız için bir davetiye ya da reklam değildir. Katiyen! Bitcoin’in değeri en azından bir süre için istikrarsız olmaya devam edebilir; Bitcoin ağı öngörülebilir veya öngörülemeyen sebeplerden ötürü başarılı veya başarısız olabilir. Onu kullanmak belirli teknik yeterlilikler gerektirir ve pek çok kişi için uygun olmayan riskler taşır. Bu kitap, yatırım tavsiyesi vermemektedir ancak okuyucuya Bitcoin’i kullanmaya başlama kararı vermeden önce, ağın ekonomik özelliklerini ve çalışma şeklini açıklığa kavuşturarak yardımcı olmayı amaçlamaktadır.
Bitcoin’i bir değer saklama aracı olarak kullanmaya karar vermeden önce, Bitcoin almanın ve saklamanın işlevsel boyutları hakkında detaylı ve geniş kapsamlı bir araştırma yapılmalıdır. Piyasa değerindeki yükseliş Bitcoin’i bariz bir yatırım aracı olarak gösterebilir ancak sayısız hack girişimi, saldırılar, dolandırıcılık ve insanların Bitcoin’lerine mal olan güvenlik zafiyetleri yakından incelenirse bu, Bitcoin sahibi olmanın tek başına kâr etmeyi garantilemediği konusunda soğuk duş etkisi yapan bir uyarı olacaktır. Eğer bu kitabı okuduktan sonra Bitcoin’in elde tutulmaya değer bir para birimi olduğuna kanaat getirirseniz, yapacağınız ilk yatırım Bitcoin almak değil, nasıl güvenli bir şekilde Bitcoin alıp saklayabileceğinizi öğrenmeye ayıracağınız “zaman” olmalıdır. Bitcoin’in doğası gereği böyle bir bilgiyi birisi size sihirli değnekle aktaramaz, bu bilgiyi sizin yerinize edinmesi için de birisini tutamazsınız. Bu ağı kullanmak isteyenler için bireysel olarak sorumluluk almaktan başka bir alternatif yoktur ve bu sorumluluğu almak da Bitcoin dünyasına girmek için yapılması gereken asıl yatırımdır.
Dipnotlar:
1. E-postanın tamamı Satoshi Nakamoto tarafından yazıldığı bilinen tüm yazıların arşivi olan Satoshi Nakamoto Institute’de bulunabilir.
2. Artık hizmet vermemektedir: New Liberty Standard.
3. Nathaniel Popper, Digital Gold, Harper, 2015.
4. Diğer bir deyişle, bir emtia olarak işlem gördüğü sekiz yıl içerisinde Bitcoin ilk fiyatı olan 0,000994 dolardan bu kitabın yazıldığı anda tarihî zirve fiyatı olan 7888 dolara yükselerek yaklaşık sekiz milyon misli, tam olarak %793513944 kadar değerini artırmıştır.
Comentários